"Doktor Hanım malum çiçeklerden bugün de geldi, içeri masanıza bıraktım" Birşey söylemeden içeri giren Gül, buketin üstündeki zarfı açıp, içindeki mektubu okudu. Güllerin en güzeline artık beklemekten sıkıldım. Not: Evinize çiçek göndermemi engellemek için son şansınız. Aksi halde annenize, anneannenize ve teyzenize çiçeklerin kimin gönderdiğini açıklamak zorunda kalacaksınız. ADNAN Gül öfkeyle telefona sarıldı. Adnan'ın kartlara el yazısı ile ilave edilmiş cep telefonu numarasını aradı. Telefon çalıyordu... Ailesİ ile birlikte mütevazi bir hayat sürdüren genç ve güzel doktor Gül, çalıştığı hastaneye bağışlar yapan yardımsever ve zengin işadamı Adnan ile tanışır. Adamın yakışıklılığı ve karizmatik görünümünden etkilenmesine karşın, bir süre Adnan'ın yoğun ilgisine karşılık vermez. Ancak Adnan'ın hemen her kadının hayallerini süsleyen şefkatli, romantik tavırlarına ve kendisine sunduğu, içinde hayal edemeyeceği ölçüde güç ve zenginliğin yer aldığı hayatın cazibesine daha fazla dayanamaz. Gül için peri masalı gibi bir hayat başlar, ancak evlendikleri gün hayatının bambaşka bir yöne kaydığını görecektir....
Çağdaş Türk Yazarları; 256 sayfa, 2. hamur ,
ISBN: 978-605-4177-14-1
Etiket 15,00 TL, ciniusyayinlari.com'da 14,25 TL
(%5 indirim 0,75 TL)
Murat elindeki mektuba şaşkınlıkla baktı. ‘Neden, neden böyle bir şey yaptın, her şeyi yoluna koyabilirdik. Çok mutlu olabilirdik. Bunu bize neden yaptın?’ İlk şaşkınlığı üzerinden attıktan sora telefona sarıldı. Telefon kapalıydı. Hızla ofisten çıktı, Mary’nin evine gitti. Zili çaldı, çaldı ama kapıyı açan olmadı. Tekrar arabasına bindi. Başını direksiyonun üzerine yasladı, yoldan gelip geçenlerin kendisine bakmalarına aldırmadan bir süre öyle kaldı. Ardından Selin’i aradı. Telefon çalıyordu, kısa süre sonra açıldı.
“Efendim Muratçığım.”
“Selin, Mary nerede?”
“Gitti, bu sabah uçağa binmeden önce beni arayıp veda etti....
Çağdaş Türk Yazarları; 190 sayfa, 2. hamur ,
ISBN: 978-605-127-152-1
Etiket 12,00 TL, ciniusyayinlari.com'da 11,40 TL
(%5 indirim 0,60 TL)
Güler Bilkay Aygün ilk iki kitabı Bana Yalan Söylediler ve Ben Sende Tutuklu Kaldım'dan sonra bu kez karmaşık, tutkulu ve hüzünlü bir aşk üçgeni yaratıyor. Kaybolan Yıllar'ı okurken bir yandan eski Yeşilçam filmlerinin o nostaljik aşklarına tanıklık ediyor, bir yandan da insanın en soylu ve en alçak duyguları arasında sarhoş edici bir yolculuğa çıkıyorsunuz.
Kızın tavrını görünce konuştuğuna bin pişman oldu. Ama yapacak bir şey yoktu. Bir kere ok yaydan çıkmıştı. Geri adım atamazdı. Ümitsizce konuşmaya devam etti; “Evet, seni seviyorum ve kabul edersen seninle evlenmek istiyorum.” “Yani sen şimdi bana evlenme mi teklif ediyorsun?” “Evet.” “Bu ne cüret, bu ne haddini bilmezlik. Sen kendini ne sanıyorsun?” “Ben ne olduğumu biliyorum.” “Hayır bilmiyorsun. Sen kim olduğunu bilsen buna cesaret edemezdin.” “Neden sevmek suç mu?” “Sen kimsin ki beni seviyorsun....”...