Bu hikâyedeki olaylar zinciri 1981 ile 1993 yılları arası Libya’daki Türk inşaat şirketlerinde çalışan üç arkadaşın gerçek yaşadıklarından kesitler ve şahit oldukları olaylardan derlenmiştir. Bu vesileyle de Libya ve diğer Arap ülkelerinde çalışan yüz binlerce gurbetçi insanımızın sorunları, bulundukları ülkelerin durumları, çalıştıkları şirketlerin çalışmalarının yanında gurbetin zorlukları irdelenmiş olup o gurbeti yaşayanların kendi pencerelerinden bakılmıştır. Okuyacaklarınız sizleri şaşırtacak, ancak tüm olaylar gurbetçilerimizin yaşadıkları gerçeklerdir. Ayrıca bu kitabı okuduğunuzda o zor zamanları uzun yıllar yaşamış ve araştırmış insanların duygularına ve bilgilerine de sahip olacak, onları biraz daha iyi anlayacaksınız....
Çağdaş Türk Yazarları; 208 sayfa, 2. hamur ,
ISBN: 978-605-127-321-1
Etiket 15,00 TL, ciniusyayinlari.com'da 14,25 TL
(%5 indirim 0,75 TL)
Bu hikaye bir inşaat şirketi ile 90’lı yılların başlarında Rusya’ya çalışmaya giden Tokatlı Hasan’la Leningratlı Nataşa’nın gerçek yaşadıklarıdır. Aynı zamanda Hasanların, Nataşaların kendi sınır ötesi dramlarının yanında sebep oldukları aile dramlarına da ayna tutmaktadır.
İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra, bu yıllar zarfında Sovyet ülkeleriyle birlikte Rusya’nın da düştüğü en büyük ekonomik çöküntü içerisinde zor günler geçiren halkının durumuna bir yorumdur.
Aynı zamanda bu sıkıntılı bize göre felaket süresi içerisinde halklarımız ve ülkelerimiz arasındaki ilişkiler (bize göre Rusya federasyonu biraz da Türkistan’dır) etkilenmeler yumağının da bizim süzgecimizden analizi ve tespitlerimizdir,
Öbür taraftan dünyaya kapılarını açan başta Rusya olmak üzere bu ülkelerin ve insanların çaresizliklerini acımasızca hal vurup harman savuran mafyanın, ülkelerin ve de fırsatsızların yaptıklarına tepkilerimiz yada bakışımızdır.
Bu hikâyemizi okuduğunuzda uzun yıllar o şehir ve Rusya da yaşamış, araştırmış insanlar gibi duygularla birlikte bilgilere de sahip olacak bize hak vereceksiniz.
Anılarımızdan araştırmalarımızdan incelemelerimizden en önemlisi yaşadıklarımızdan derlediğimiz bu hikâye tüm insanlığın kardeşliğinden yana olanlara armağanımız olsun....
Hey gidinin gül yüzlü canımı hey hani o beni terk edip gittin ya İşte o günden beri her gece seni ne çabuk unuttuğumu düşündükçe hayret ediyorum? O gün bu gündür resimlerine bir kere olsun bakmadım şiirlerini hiç okumadım hatta o dolabı açmadım bile? Sen hep derdin ya bensiz yirmi dört saat ağlarsın hastalanır ölürsün diye yanıldın avucunu yala çiçek suratlım oh olsun işte Sen gideli yirmi dört saat falan değil Gündüzleri sadece on beş yirmi dakika tuvaletlerde yarım saat bilemedin bir saat geceleri geç saatlerde yatak’ta ağlıyorum o kadar hastalanıp ölmek mi? Sapa sağlamım Senden sonra ara sıra kalbim sıkışıyor hepsi o sahi sen bana daha çok yanıktın ne oldu Telefonumda mesaj gitti yazıyor Kahretsin her seferinde telefonum ulaşmak mümkün değil diyor Kendini vurduğundan şüpheleniyorum bundan emin olsaydım resimlerine bakmaktan şiirlerini okuyup kafama sıkmaktan bu kadar çok korkmazdım Hey gidinin gül yanaklısı seninle bu muhabbetlerimde olmasa işte ben o zaman ben işte o zaman....
Çağdaş Türk Yazarları; 112 sayfa, 2. hamur ,
ISBN: 978-605-127-322-8
Etiket 11,00 TL, ciniusyayinlari.com'da 10,45 TL
(%5 indirim 0,55 TL)
Değerli okurlarımız bu tarihe düştüğümüz hayatımızın yaşanmışlıklarından notlarımızı okuyup bizimle bunca zaman beraber olduğunuz ya da olacağınızdan dolayı sizlere teşekkür ederiz. Edebiyata düştüğümüz bu notlarımız arasından sizlere bir satır dahi katkılarımız olacaksa bundan daha büyük mutluluğumuz olamaz. Eğer öyle ise o bir satır bilgiyi belki mesajı başkalarına da ulaştırın, o zaman sizinle insanlığın güzel günlerine giden yolunda zerre kadar da olsa payımız olsun. Görüyorsunuz ki günümüzde kimileri yağla balla saraylarda beslenirken, kimileri de tarihi surların deliklerinde açlıktan ölmektedir. Kimileri çaresiz sevdalara canlarını adarken, kimileri de başkalarının sevdalarını har vurup harman savurarak gönülleri kanatmaktadırlar. Oysa bu büyük aşklarında, adaletinde, kardeşliğinde tesisi ve devamı mümkündür, yeter ki dil, din, ırk ve mal mülk peşinde bölük pörçük olmayalım. Bizim bu yalnız gezegende insandan başka hiçbir şey olmadığımızı birimizin öbürümüzden farkımızın olmadığını anlayalım. Bu küçük yeryüzünde ruhumuzun da var olduğunu ve yaptıklarımızla ebediyete kadar yüz yüze kalabileceğimizi unutmayalım. ...
Çağdaş Türk Yazarları; 231 sayfa, 2. hamur ,
ISBN: 9786053231073
Etiket 21,00 TL, ciniusyayinlari.com'da 12,60 TL
(%40 indirim 8,40 TL)
Değerli okurlarımız, bunca zaman bizimle olup, bu hepimizin meselelerimiz olan meselemizi okuduğunuz ya da okuyacağınız için hepinize şimdiden teşekkür ederiz.
Tarihe düştüğümüz bu, bize göre insanlığın en önemli sorunlarını gelecek kuşaklara ulaştırma emel ve hayalleriyle yazıyor, okuyor ve umutlanıyoruz hep birlikte.
Gelecekte mutlak kurulacak olan kardeşlikte zerre kadar da olsa payımızın olması amacıyla verdiğimiz bu mücadelemizin bütün risklerine rağmen kardeşliğin tesisi heyecanını bizimle paylaşan tüm aklın yolcuları insanlara, yüce yaratıcının yardım edeceği şüphesizdir. Ya da kendilerinin eşsiz özelliği, düşünebilen akıl onlara yardım edecek, asla yanlış yere götürmeyecektir. Gönül rahatlığıyla yollarına devam edecekler geçmişte olduğu gibi.
Hepimize bu kutlu ama riskli yolda başta büyük yaratıcının yanında, akılcılar, vicdan sahibi herkesin, kayıtsız şartsız yardım edeceği de kesindir. Zira bizler ne pahasına olursa olsun söz verdiğimiz gibi hiçbir şeyi ve kimseyi kesmeyeceğiz, zarar vermeyeceğiz, bir daha söz veriyoruz tabiatımızdaki hiçbir şeyi öldürmeyeceğiz.
Kim olduğumuzun hiç önemi yoktur, belki saydıklarımızdan birileri ya da canlılardanız ya da hiçbir şeyiz ne derseniz diyin yeter ki kesmeyelim öldürmeyelim. ...
Çağdaş Türk Yazarları; 223 sayfa, 2. hamur ,
ISBN: 9786053231110
Etiket 21,00 TL, ciniusyayinlari.com'da 12,60 TL
(%40 indirim 8,40 TL)