İnsan, değerli ve şerefli bir varlık. Bu büyük insan, küçük sularda boğulmamalı, küçük hesaplarda yok olmamalı ve kendini küçültmemeli. Aksi halde, ‘çok zalim’ ve ‘çok cahil’ olur. Ve bu ulvi mahiyet, hayvandan çok daha aşağılara düşer. Kendi mahiyetinin keşfinin peşindeki insan, sonsuz küçükten sonsuza doğru bir yolculuğa çıkıyor. Vücudundaki her hücrenin muntazam işleyişinden, evrende yaratılan mükemmel denge ve düzene doğru yol alıyor ve sorularına yanıt arıyor: Evren ne büyüklüktedir? Sınırları var mıdır? Görünür evren nedir? Oksijeni, ozonu, ısısı tam bizim ihtiyaçlarımıza göre dengelenmiş ve yaşam için gerekli olan tüm şartların bir arada olduğu bir konuma yerleştirilmiş olan dünyanın bu özellikleri tesadüflerin eseri mi? İnsandan kat be kat güçlü durumda olan hayvanları çeşitli yönleriyle insanlara hizmet ettiren nedir? Tüm canlılığın da ortak sırrı olan sudaki sır ve hikmetler nelerdir? Einstein’ın keşfettiği neydi? Meşhur denklemi neyi ifade ediyor? Karadelikler ne kadar tehlikeli? Güneş veya Dünya’mız bir karadeliğe dönüşebilir mi? Vücudumuzun yaşam nehirleri olan kanın benzeri üretilebilir mi? Peki, “Ruh” nedir ve nasıl bir yolculuğun içerisindedir? Allah’a iman neden önemlidir? Bizden istenen iman nedir ve hakiki imana nasıl ulaşabiliriz? Sorular keşfin anahtarı, keşif fethin ilk aşamasıydı.
Sana her gün fethini hatırlatan bir saat göreceksin 14:53 Zaman daralıyor. Allah’ın yeryüzünde bir halifesi misin? Yoksa başıboş bir serseri mi? Kendini fethet
“Şeytanın en büyük hilesi, kendini unutturmaktır.” Bir savaş meydanında, düşmanın varlığını bir an olsun unuttuğunuzda başınıza gelecek olanı hayâl edin. Savaş meydanında mıyız? “Birbirinize düşman olarak oradan inin” emrine muhatap olan taraflar olarak: Evet. Kitabın adı: “Er Meydanı.” Zamanın başladığı yerde başlayan, her anımızda devam eden, kıyamete kadar da sürecek olan bir savaşı anlatıyor. Zamanda yapacağımız bu uzun yolculuk, savaşın taraflarını tanımamızı sağlamakla birlikte, yaşananlara olan bakış açımızı da değiştirecek. Dünyayı kimler, kendilerinden olmayanları yok etme pahasına yönetiyor? Türklerin, yapılan bu yıkıma karşı durabilecek tek millet olması, kaderin bir tayini mi? Ayasofya, Kudüs ve Kâbe kimler için ve neden önemli? Yahudilik, Hristiyanlık ve bu kadar farklı mezhep nasıl ortaya çıktı? Büyü, çoktanrıcılık ve gizli örgütler neye hizmet ediyor? Terör örgütleri, para, faiz ve sömürü düzeni kimlerin kontrolünde? Bunca savaş, kan ve gözyaşının müsebbibi “Üst Akıl” kim? “Tarih” soruların cevaplarını veriyor. İnsan, nasıl bir dünyaya, nasıl bir mücadele için gönderileceğinin farkında mıydı? "Biz, emaneti göklere, arza ve dağlara sunduk. Onu yüklenmekten çekindiler ve ondan korktular. Ve insan onu yüklendi. Muhakkak ki o, çok zalimdir, çok cahildir." Kitabın kapağı: Güçlü dağların bile yüklenemediğini insan yüklendi. İnsan. Ne kadar zalim ve cahilsin.