18.10.2024
Cinius Yayınları

Biz Kimiz? | SSS | Yazar Girişi | Cağaloğlu: (212) 528 3314 | Kadıköy: (216) 550 5078 | Ankara: (312) 439 7487 | İletişim | English ..

Cinius Yayınları > Katalog> Kitap Ayrıntı

Tüm Yayınlar
Çağdaş Türk Yazarları
Şiir Kitapları
Anı
Araştırma İnceleme
Tarih Bilim Felsefe
Ekonomi
Sağlık
Kişisel Gelişim
Sözlük
Yemek Kitapları
Deneme
Gezi Kitapları
Mizah ve Eğlence
Din ve Teoloji
Eğitim / Dil



El Alem Ne Der?
Dilek Dündar
Cinius Yayınları / Kişisel Gelişim

Dikkat: Kitap sadece eğlence aracı olarak kullanılmalıdır. Eğitim ve öğretim alanında kullanılmaması önemle rica olunur. Kullanıldığı takdirde olabilecek etkilerden yazar ve yayınevi sorumlu değildir.

Karşılaştığınız veya değiştirmek istediğiniz bir olay karşısında el âlem grubunun olabilecek duygu, düşünce, yorum ve kararlarını seçenekli olarak bulacaksınız. Kendinize uygun olan yorumları seçin ve eğlenmeye başlayın. Artık el âlem hakkınızda ne der, ne düşünür; biliyorsunuz. Mutlaka size uygun bir yorum vardır. Bütün yorumların birebir aynı olmasını beklemeyin. Hayal gücünüzü kullanarak, siz de, olabilecek yorumları tahmin etmeye çalışın.

Bekarım
“Ne olacak şimdi? Şu dünya gözüyle evlenemeden bir de ölüp giderse, açılmadan iade…”

Âşık oldum
Âşık oldum da ne demek? Şimdi hayatı karardı farkında değil. İşini, kariyerini, ailesini kaybedecek, bütün yaşantısı alt üst olacak. Hemen bu işten vazgeçirmeliyiz, yoksa bu işin sonu akıl hastanesinde biter, benden söylemesi.


Etiket 13,00 TL | %5 indirim 0,65 TL | Cinius Kitap'ta 12,35 TL



Sayfa: 192
Hamur: 2. hamur
ISBN: 978-9944-126-89-2
Boyut: 12,5x19,5 cm
Baskı Tarihi: Şubat 2008
Özgün Dili: Türkçe


Kitabın İçinden
Para kaybettim.

Ailesinin sıfırdan kurduğu şirketi çok kısa bir sürede batırabildi, helal olsun. Bu kadar becerikli olduğunu hiç bilmiyorduk.
Yıllarca çalıştılar didindiler, bir ev alabilmek için para biriktirdiler. Üç kuruş daha fazla para kazanacağız diye bütün paralarını bir dolandırıcıya kaptırdılar.
İflas ettiğini duyunca herkes çok şaşırdı. İyi de olmuş aslında, zenginleyince bir tarafı kalkmıştı. Etrafındaki insanlara dünyaları ben yarattım der gibi bakıyordu. Bak şimdi nasıl burnu sürttü.
Kumar masasında karısı dahil her şeyini kaybetti. Alacaklıları kumar borcunu ödeyebilmesi için canını şimdilik bağışlamışlar.
Nasıl iflas ettiğini bir türlü anlayamadık. Acıkacağım, diye sıçmaya korkardı. Türkiye şartları onu bu hale getirdi, yoksa o iflas edecek bir adam değildi, işini iyi bilirdi.
"Kendi işimin sahibi olacağım," dedi, kimsenin sözünü dinlemedi. Bankadan yüklü bir miktar destek kredisi aldı. İşler tahmin ettiği gibi yürümeyince işyerine, evine icra geldi, bütün malları gitti. Hapis tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Bir musibet bin nasihatten yeğdir.
Gözünü para hırsı bürümüştü. Zenginlerin hayatına özeniyordu, onlar gibi yaşamak istiyordu, "Onların her şeyleri var, benim niye olmasın?" diyordu. Şimdi iflas etti, elinde avucunda hiçbir şeyi kalmadı. Ayrıca alacaklılar dava açarsa hapse girme ihtimali bile var. Azıcık aşım, kaygısız (ağrısız) başım.
Her zaman boyundan büyük işlere kalkıştı. Kısa zamanda çok para kazanmayı düşündüğü için acele hareket etti, her seferinde yanlış yatırımlarda bulundu. "Bu sefer kurtulacağım, şeytanın bacağını kıracağım," dedikçe daha çok battı. Eşek bile bir düştüğü çukura bir daha düşmez.
Çok güzel, iyi bir işi ve kariyeri vardı. Daha fazla para kazanmak ümidiyle iş değiştirdi. Girdiği iş yeri kısa bir süre sonra battı, şimdi evde oturuyor. Aza kanaat etmeyen çoğu hiç bulamaz.
Patronu bazı olaylardan kaçabilmek için şirketi ve bütün mal varlığını üstüne devretmiş. Bir dönem, maddi açıdan çok rahat olarak yaşadı ve etrafını yaşattı. Ancak daha sonra yaptıkları usulsüzlükten dolayı hapse mahkum oldu. Paranın gözü kör olsun, insana neler yaptırıyor.
Zengin oldukları dönemde su gibi para harcadılar. Nerden geldiklerini, aç gezdikleri günleri çabuk unuttular. Parayı görünce adam olduk sandılar, etraflarındaki insanları ezmeye başladılar. Birçok insanın ocağını söndürdüler. Şimdi yine o eski aç günlerine geri döndüler. Alma mazlumun âhını, çıkar aheste aheste.
Hiç kimseden destek almadan kendi çabasıyla işini kurdu, zamanla piyasada çok iyi bir yere geldi. Biraz dinlenmek istediğini söyleyerek işinin başına yakın bir akrabasını getirdi, bütün işini ona teslim etti. Aradan bir kaç yıl geçtikten sonra iflas bayrağını çekti ve intihara teşebbüs etti. Akraba (dost) ile ye, iç, alışveriş etme.
Kurduğu şirket zarar etmeye başlayınca gayrimenkullerini satılmaktan kurtarmak için en yakın arkadaşının üstüne devretti. Herkes uyarıda bulundu ama o kimseyi dinlemedi. Arkadaşı da bir süre sonra ortadan kayboldu. Şimdi her şeye sıfırdan başlamak zorunda kaldı. Güvenme dostuna, saman doldurur postuna.
Uzun yıllar üst düzey yönetici olarak bir iş yerinde çalıştı. O dönemlerde kazandığını mülke yatırdı. İş yeri iflas edince işsiz kaldı. Mülklerinden aldığı kira gelirleriyle çok iyi şartlarda yaşayabilirdi. Ancak kendi başına iş yapmaya kalkıştı ve her seferde biraz daha battı, sağlığını kaybetti, şimdi emekli maaşı ile geçinmeye çalışıyor. Ne oldum dememeli, ne olacağım demeli.
Kısa sürede çok zengin oldu. Krallar gibi yaşamaya başladı. Bir süre sonra gazetelerde tutuklandığı haberini okuduk. Doğru yoldan para kazanmış olsaydı bunlar başına gelmezdi. Allah her zaman doğrunun yardımcısıdır.
Evlendikten sonra karısının istekleri ve gereksiz harcamaları yüzünden kısa sürede iflas etti. Kadın kocasını isterse vezir, isterse rezil eder.
Piyangodan büyük ikramiye kazandı. Bir anda çok zengin oldu. Para çıkmadan önce mutlu ve huzurlu bir hayatı vardı. İkramiye çıktıktan sonra aile düzeni, huzur diye bir şey kalmadı. Kafasını kullanamadı parayı çarçur etti ve daha çok borca girdi. Haydan gelen huya gider.
Eşini çok seviyordu, bütün mal varlığını onun üstüne yaptı. Eşi de bir gün başka birine âşık olup kaçtı. Şimdi sevgilisiyle paraları çatır çutur yiyor. İşini, evini, arabasını, saygınlığını, her şeyini kaybetti. Aşkın gözü kördür.
Önce işini ve parasını, sonra eşini ve aklını kaybetti. Şimdi hastanede tedavi görüyor. Dostları ona yardımcı olmaya çalışıyor. Her şey insanlar için, ölümlü dünya, başımıza ne geleceğini bilmeden yaşıyoruz. Allah bir kapı kapatırsa başka bir kapı açar, maddiyata bu kadar çok bağlanmamalıyız, sağlık hepsinden önemli.
İyi niyetli olmasından dolayı her şeyini kaybetti. Bir arkadaşına kefil oldu, arkadaşı parayı ödemeyince avukatlar bütün mallarına el koydu. Şimdi beş parasız geziyor, arkadaşı da ortada yok. Bu hayatta babana bile güvenme, demişler.
Parası varken herkese dağıtıyordu, eli çok açıktı. O zamanlar çevresindeki insanlar ağam, paşam diye etrafında dolaşıyorlardı. Başına gelen bir sürü talihsiz olaydan sonra çok büyük paralar kaybetti. Şimdi etrafında kimse kalmadı. Allah sağ eli sol ele muhtaç etmesin.
Ekonomik kriz yaşanmadan önce, çok iyi para kazandığı, saygın bir işi vardı. Kriz dolayısıyla o da diğer insanlar gibi bir anda işsiz kaldı. Kazandığı paraya göre kurduğu aile düzeni alt üst oldu. Önce oturdukları semti değiştirdiler ancak yine de sorunlardan kurtulamadılar. Üç yabancı dil bilen, yurt dışında eğitim almış, doktorasını yapmış bir insan olduğunu bir kenara bırakıp, ailesinin geçimini sağlayabilmek adına uzun süre özel şoförlük yapmak zorunda kaldı. Borçlarının hepsinin temizledi ve şimdi her şeye yeniden başladı. Altın yere düşmekle pul olmaz.




Tel: (212) 528 3314 | (532) 741 4148 | (216) 550 5078


© 2006-2012

Facebook Sayfamıza Üye Olmak İçin Tıklayın