Ne yaşadığına yandım senin Ne de yaşadığım sensizlik Kalbine gömdüm Gömülmesi gerek ne varsa Tılsımını yitirdiğinde sahip olduğun çirkinlikler Öylece ölüverdin ellerimde Ellerin kadar güzel ve sıra dışıydı öksüzlüğüm Ben kırılan cam parçalarıydım Dudaklarını keserek döküldüm Adını onur koydum yaptıklarımın, ağlayamadım Ben aşklarımı kâğıt gemilerde yüzdürdüm Kura Nehri’nin en tenha yarında Bir ölmek için geçerdim Göz alabildiğine ela ve geniş gözlerinden Bir de sevişmek Şakaklarında sevdalandım sana Sen yoktun yatağımda Ölmeni Bir sigara gibi sönmeni Yokluğunun tadını sevmek istedim belki Başaramadım Dedim ya ne yaşadığına yandım senin Ne de yaşadığım sensizlik Aklım dediğim sahiplendiğim Ben senin ellerin ve gövdenim Ve bir bütüne çalan iki ayrıyız biz seninle Ne resmettim seni eflatun tonlarında Ne de resmettiklerinin olmak istediğiydim Ben senin Ben senin En büyük yenilgindim Yenildiğini kabullenmediğin