Kendi halinde, tek derdi okulunu bitirmek olan, annesi ve babasıyla sıradan mutlu bir hayatı olan bir kızdı Akça. Günlerini kitap okuyarak, ailesi ve arkadaşlarıyla birlikte olarak geçiren sıradan bir üniversiteliydi. Her ailede sırlar vardır. Akça’nınkinde de vardı. Kayıtdışı tarih dersini almak zorunda kaldığında bunun hayatını değiştirecek bir dönüm noktası olduğunun farkında değildi. Şamanlar ve büyücüler onun için birer hayal kahramanından ibaret figürlerdi sadece. Peki sürekli gördüğü yanan ağaç imgesi? Sadece bir hayal mi, yoksa geçmişten gelen sisli bir anı mı? Peki ya aşk? Kehribar rengi gözlere tutulduğunu anladığında iş işten çoktan geçmiş olacaktı. Akça sıradan olmaktan çok uzak olan biri olduğunu anladığında, bütün doğruları yanlışa döndüğünde ne yapması gerekecek? Bu uzun yolculukta ona kimler eşlik edecek?..