|
Yerden kalktım; baykuş, ağacın tepesinde istifini bozmadan aynı şekilde bana doğru bakıyordu. Az önce omzuma konup benimle konuşan o değil miydi? Neyin hayal neyin gerçek olduğunu karıştırıyordum. Kafam allak bullak olmuştu. Nasıl olmasın ki; ölmüştüm ben, ama hala yaşıyordum.
Vedat’ın peşine takılıp gizemli bir cinayeti çözmeye çalışırken şehrin, çevre sorunlarının, yozlaşmanın, rantın, ihanetin ve aşkın hikayesini dinliyoruz.
|