|
Dünya düzeni karşılığa dayanmaktadır. Günümüzde en genel geçer karşılık paradır. Dünya yönetim sistemlerinin insanları birer işçi gibi görmesi ve paranın getirdiği eşitsizlik insanın doğasına ve yaşamın anlamına aykırıdır.
Günümüzde insan her sabah belirli bir saatte kalkıp birileri için bir yerlerde çalışmak zorundadır. Bunu yaparken de hayallerinden, sağlığından, sevdiklerinden, yeteneklerinden vazgeçmiştir; çünkü vazgeçtikleri, paranın geçerli olduğu sistemlerde para etmemektedir.
İnsanın doğasına dönmesi gerek… İnsanın hak ettiği yaşamı yaşaması gerek…
Elinde tuttuğun bu kitap senin, dünyadaki tüm insanlarla beraber neden artık bu düzende yaşamaman gerektiğini anlatırken, beraberinde bana göre insanlığın hak ettiği yeni bir yaşam düzenini ortaya koyuyor.
Tohumu koruyan ve filizlenene kadar destekleyen topraktır. Tohum filiz verdikten sonra rüzgârla eğilir. Filiz sulandıkça fidan olur ve daha dik durur. Fidan çapalandıkça hava alır, boy verir ve bir ağaç olur. Ağaçlar toprağa tutundukça toprak kaymaz, toprak kaymadıkça da ağaç kök salar.
Ben bu kitapla bir tohum attım tüm dünya insanlarına. Onlar bu fikri sahiplenirse bu fikir filizlenecektir. Onların rüzgârlarıyla bu fikir gelişecek ve değişecektir. Eğer onlar bu fikri sularlarsa bu fikir bir ağaç olacaktır. Onlar bu fikre ne kadar tutunursa, bu fikir insanlığı o kadar bir arada tutacaktır; insanlık bir arada kaldıkça da bu fikir köklerini bu dünyaya o kadar salacaktır…
|