|
Bir tren yolculuğuydu.
Kalabalık kompartıman aralıkları ve korku… Babamın bana süt almak üzere indiği Yugoslav kasabasındaki istasyonda trenin son vagonunu yakalayarak yarım saat sonra kompartımana dönüşünü ve annemin derin bir nefes çekişini hayal meyal hatırlıyorum. İşte benim hayatımın hatırladığım ilk noktasına gidiş öyküm böyle başlıyor. Yıllar sonra, hayatımın bir yolculukla başladığını anımsadığımda, yolculukların benim hayatımı bu derece etkileyeceğini nereden bilebilirdim ki? “Hazırlan hanım, ben Almanya’ya gidiyorum,” diyerek 1973’te başlar babamın gurbet yılları. 1974 yılında Sirkeci’den trene bindiğimizde ise başlar benim hayatımın ilk anıları ve ilk korkum. Nereden bilebilirdim, annem yarım saat içinde gurbet ellerde ne yapacağını düşünürken, benim onun gözlerinde gördüğüm korkunun yüreğime işleyeceği ilk korku olacağını. Bir tren yolculuğuyla başlar benim hayatım, 1974’ün Ağustos’unda...
|